Bir yıldan uzun bir süredir tüm dünyayı etkisi altına alan koronavirüs salgını giderek daha büyük bir tehlike halini almaya başladı. Salgının ilk gününden bu yana bilim insanları aşı ve ilaç çalışmaları için harekete geçtiler. Son dönemlerde hastalığın aşısının bulunduğuna dair umut veren açıklamalar yapıldı. BioNtech ve Pfizer tarafından ortaklaşa olarak tamamlanan aşı çalışmalarının hastalığa karşı yüzde 95 oranında başarı sağladığı ifade edilmişti. Bu durum heyecanlandıran bir gelişme olarak adlandırılmasına rağmen hala süreç hakkında bilinmezlikler bulunuyor.
Son iki haftalık süreç içerisinde Pfizer aşırı, insanlara vurulmaya başlandı. Sürecin nasıl ilerlediğini görmek adına zamana ihtiyaç olduğunun altı çizildi. Ancak bu süreçte aşılanan insanlarda alerjik reaksiyonlar baş göstermeye başladı. Bu durum kimi zaman tehlikeli durumlara sebebiyet verdi. Bunun üzerine bazı tartışmalar meydana geldi.
Pfizer Aşısındaki Hangi Bileşen Alerjik Rekasiyona Neden Oluyor?
Bilim insanları tarafından sürecin incelenmesinin ardından bazı faktörler ortaya çıktı. MRNA tabanlı olarak üretilen aşının alerjik reaksiyonlarla sık sık gündeme gelmesinin ardından aşıyı vurduran gönüllülerin korku yaşamaya başladıkları belirlendi. Polietilen glikol ismi verilen maddenin alerjik reaksiyonlara sebebiyet olduğu belirtildi.
Alerji uzmanları tarafından yapılan değerlendirme sonrasında bu maddenin aslında daha önce onaylanmaması da paniğin artmasına neden oldu. Vücutta kızarıklık, kan basıncının yükselmesi, nefes darlığı ve hızlı kan atışı gibi sorunlara neden olabiliyor. Alerjik reaksiyonların sebebinin ise bu yeni maddeye karşı yüksek düzeyde antikor üretmesinden kaynaklandığı belirtildi.